Her kitap yeni bir dünya ve her yeni dünyada bizi bekleyen binlerce cümle var. Bizim birkaç saniyede okuyup geçtiğimiz her bir cümle için yazarlar kim bilir kaç kez düşünüyorlar ve kim bilir kaçıncı denemeden sonra cümleler son halini alıp karşımıza çıkıyor.
Her işin en zor kısmı ilk adımıdır derler. Yazarlar için de en zoru ilk cümleyi yazmak olmalı. Kitabı eline alıp yeni bir yolculuğa hazırlanan okuru, daha ilk adımda yolun sununa kadar gitmeye ikna edecek bir cümle yazabilmek, ustalığın da bir göstergesi.
Yaşayan en büyük yazarlarımızdan, Nobel ödüllü Orhan Pamuk şöyle diyor: “İlk cümle benim için çok önemli. Romanın üslubu, içinde olan her şeyi ilk cümlede söylemek isterim. Bu nedenle onu yazması zordur.”
İşte daha ilk cümlesiyle okuru kıskıvrak yakalayan, belleğimizde silinmez izler bırakan kitapların birbirinden etkileyici giriş cümleleri:
- Yeni Hayat, Orhan Pamuk
“Bir gün bir kitap okudum ve bütün hayatım değişti.“
- Masumiyet Müzesi, Orhan Pamuk
“Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum.“
- Kırmızı Pazartesi, Gabriel Garcia Marquez
“Santiago Nasar, onu öldürecekleri gün, piskoposun geleceği gemiyi karşılamak için sabah saat 5.30’da kalkmıştı.“
- Yüzyıllık Yalnızlık, Gabriel Garcia Marquez
“Albay Aureliano Buendia, yıllar sonra idam mangasının karşısına dikildiğinde, babasının onu buzu keşfetmeye götürdüğü o çok uzaklarda kalmış ikindi vaktini anımsayacaktı.“
“Gregor Samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uyandığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.“
- İki Şehrin Hikayesi, Charles Dickens
“Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü, hem akıl çağıydı, hem aptallık, hem inanç devriydi, hem de kuşku, aydınlık mevsimiydi, karanlık mevsimiydi, hem umut baharı, hem de umutsuzluk kışıydı, hem her şeyimiz vardı, hem hiçbir şeyimiz yoktu, hepimiz ya doğruca cennete gidecektik ya da öteki yana – sözün kısası şimdikine öylesine yakın bir dönemdi ki, kimi yaygaracı otoriteler bu dönemin, iyi ya da kötü fark etmez, sadece “daha” sözcüğü kullanılarak diğerleriyle karşılaştırılabileceğini iddia ederdi.“
- Çavdar Tarlasında Çocuklar, J.D. Salinger
“Anlatacaklarımı gerçekten dinleyecekseniz, herhalde önce nerede doğduğumu, rezil çocukluğumun nasıl geçtiğini, ben doğmadan önce annemle babamın nasıl tanıştıklarını, tüm o David Copperfield zırvalıklarını filan da bilmek istersiniz, ama ben pek anlatmak istemiyorum.“
“Mutlu aileler birbirine benzerler, her mutsuz aileninse kendine özgü bir mutsuzluğu vardır.“
- Otostopçunun Galaksi Rehberi, Douglas Adams
“Galaksinin Batı Sarmal Kolu’nun bir ucunda, haritası bile çıkarılmamış ücra bir köşede, gözlerden uzak, küçük ve sarı bir güneş vardır.“
“Alice, ırmağın kıyısında, ablasının yanı başında hiçbir şey yapmadan öylece oturmaktan sıkılmaya başlamıştı; ablasının okuduğu kitaba bir iki kez şöyle bir göz attı; kitapta ne bir resim vardı, ne de konuşma, ‘içinde resim ve konuşma olmayan bir kitap ne işe yarar ki’ diye geçirdi aklından, Alice.“
- Amerikan Sapığı, Bret Easton Ellis
“TERK ET BÜTÜN UMUDU EY SEN BURAYA GİREN diye karalamışlar Onbirinci Sokak’la Birinci Cadde’nin köşesinin yakınlarındaki Chemical Bank’ın yan duvarına kan kırmızısı harflerle ve harfler Wall Street’ten dışarı doğru akan trafikte öne doğru sarsılan taksinin arka koltuğundan görülecek kadar büyük.“
- Koku, Patrick Süskind
“Onsekizinci yüzyılda Fransa’da dahi ve iğrenç kişiler yönünden hiç de yoksul olmayan bu dönemin, en dahi ve en iğrenç kişilerinden biri sayılması gereken bir adam yaşadı.“
- Zargana, Hakan Günday
“Hayat, cinsel yolla bulaşan ölümcül bir hastalıktır.”
“Birden kaldırımlardan taşan kalabalıkta onun da olabileceği aklıma geldi.“
Unutulmaz cümleler ile karşılaşabileceğiniz binlerce kitap şimdi Storytel’de sizi bekliyor. Storytel’i 15 gün ücretsiz denemeye hemen başlayın.