LATİFE TEKİN

1957 yılında Kayseri’de dünyaya gelmiştir. Dokuz yaşında iken ailesi İstanbul’a göç etmiştir. İlk ve ortaokulu İstanbul’da okumuş, 1974 yılında Beşiktaş Kız Lisesi’ni bitirdikten sonra kısa süreliğine (1976-77) İstanbul Telefon Başmüdürlüğünde çalışmıştır. Daha sonra yazarlığı meslek olarak benimseyerek sadece bununla ilgilenmiştir. 

Köyden şehre gelen bir ailenin yaşamını anlattığı 1983 yılında yayımlanan ilk romanı Sevgili Arsız Ölüm oldukça ilgi görmüştür. Bu romandaki mistik ve fantastik detaylar kendisinin Latin Amerika çıkışlı Büyülü Gerçekçilik akımıyla özdeşleştirilmesine yol açmıştır. Bunda romanın yayımlandığı tarihlerde Latin Amerika edebiyatına ait kitapların art arda Türkçeye çevrilmeye başlanmasının payı da vardır. Ancak kendisinin de belirttiği gibi bilhassa bu tarzda bir dil yaratma çabasında hiçbir zaman olmamıştır. 

Tekin’in eserlerinde en çok göze çarpan iki noktadan biri içinde yaşadığı dönem ve bu dönemin hassasiyetleri, ikincisi ise kullandığı dilin özgünlüğü ve bu konudaki hassasiyetidir. Nitekim yazarı kendine has bir dil oluşturmaya yönelten 12 Eylül’ün götürdükleri, darbenin yarattığı kültürel ve insandaki değişimlerdir.  

Tekin, ilk kitabı olmasına karşın romancılığının adeta yol göstericisi olan Sevgili Arsız Ölüm’ü 1980 rejimi koşullarında “kendisini kurtarma, birşey yapma” dürtüsüyle yazmıştır. Tekin romanı darbenin ertesi günü nasıl yazmaya başladığını şu cümlelerle anlatmıştır:

“12 Eylül’den hemen sonra, neredeyse ertesi sabah Sevgili Arsız Ölüm’ü yazma kararıyla evimizin arka odasına çekildim. Ucuzundan kalınca bir defter aldım, bir de tükenmez kalem (…) Altı ay, bana ‘Evet bu yazmayı hayal ettiğim romanın ilk sayfası olabilir’ dedirtecek bir şey yazamadım doğal olarak. Sonra işte bir yarım sayfa yazdım ki yüzüme dikilen üzüntülü bakışlardan kurtulmamı sağladı. O odadan yenilmiş olarak çıkarsam, başaramazsam kesinlikle yaşamaya razı olamayacağım bir hayatın içine çekilirmişim gibi bir korku sarmıştı beni. ”

Sevgili Arsız Ölüm’ü ertesi yıl çıkan Berci Kristin Çöp Masalları isimli romanı takip etmiştir. Berci Kristin Çöp Masalları’nda anlatıcı önceki romandaki kadar içeriden değilse de gene benzer kişilerin yaşamına odaklanmıştır. Bir gecekondu mahallesinin öyküsünün anlatıldığı romanın kahramanı sanki Çiçektepe üzerine kurulmuş gecekondulardan oluşan mahallenin kendisidir. 

Tekin, 1986 yılında yayımlanan üçüncü romanı Gece Dersleri’nde tekrara düşmek istemeyişini “Tekrardan çok sıkılıyorum ben. (…) Bir tane daha Berci Kristin Çöp Masalları ya da Sevgili Arsız Ölüm çok fazla olurdu, aynı telden çalıp söylemek gibi olurdu. Böyle bir şey yapmak istemiyordum. (…) Aynı şeyin hayatımda tekrarlanacağı duygusu beni çok rahatsız eder. (…) Geçicilik duygusu çok güçlü bende. Belki bu da göçün yarattığı, o travmanın neden olduğu bir durumdur, bilemiyorum.” şeklinde ifade etmiştir. Örgütlü bir solcu olan bir kadının kesintili ve şiirsel bir tarzda anlatıldığı roman kendisinin de içinde yer aldığı siyasi çevrelerce oldukça yadırganmıştır. 

Yazar, 1989 yılında okurla buluşan dördüncü kitabı Buzdan Kılıçları’n kahramanlarının “pılık pırtık adamlar” olduğunu ve romanı abilerinden yola çıkarak yazdığını söylemiştir. Fakirlerin buzdan kılıçlarla var olabilmek için savaştığı bir hikayenin anlatıldığı bu romanda yazarın artık bir yandan uzaktan alaycılıkla öte yandan içerden biri olarak bakabildiği görülmektedir.

Altı yıllık bir aranın ardından okuyucularla tekrar buluşan Latife Tekin, romancılığında yeni bir devrin habercisi olarak görülen Aşk İşaretleri’nde Nezir adındaki bir kişinin çevresine topladığı kimi gençlerle kurduğu aykırı ve tuhaf ilişki anlatılmaktadır.

Masumiyetin yitirilmesinin ele alındığı Aşk İşaretleri’nden sonra Orman’da Ölüm Yokmuş (2001) ile Tekin, kaybedilen o masumiyetin asla geri gelmeyeceğini doğa, yoksulluk, aşk, şehir gibi olgular üzerinden anlatmaktadır. Tekin’in bu romanını Unutma Bahçesi (2004) isimli 2005 yılında Sedat Simavi Edebiyat Ödülü’nü kazandığı kitabı, onu da sırasıyla Muinar (2006), Rüyalar ve Uyanışlar Defteri (2009), Manves City  ve Sürüklenme (2018) isimli kitapları takip etmiştir. Kendisinin ayrıca 1984 yılında yazdığı Bir Yudum Sevgi isimli Atıf Yılmaz tarafından filme çekilen bir senaryosu da vardır.

Son olarak 2019’da Erdal Öz Edebiyat Ödülüne layık görülen Latife Tekin’in kitapları İngilizce, Almanca, Fransızca, Hollandaca, Farsça ve İtalyanca gibi dillere çevrilmiştir.

Devamını Oku

Künyesi

LATİFE TEKİN Kimdir?
Yazar
LATİFE TEKİN Kaç Yılında Doğmuştur?
1957
LATİFE TEKİN Nerelidir?
Kayseri, Türkiye

LATİFE TEKİN Haberleri

Hayatın bir kitap olsaydı türü ne olurdu? Soruları yanıtla ve hemen öğren!

26/04/2022

Kitap okuma işim olmasaydı, sanırım, bu sıkıcı yaşam beni ya ruhsal bir çöküntüye sürüklerdi ya da ondan kurtulmaya çalışırken beni mahvedebilecek, kötü, sonu bilinmez yollara başvurmaya zorlardı. Netoçka Nezvanova, Fyodor Dostoyevski Her geçen gün içeriğine […]

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir